Kutlu olsun!..
Herkes çevresi ve olaylara, kendi gözlüğü ile bakar. "Cins bakmak" da bana düşer. Neden mi? İşte, bu sebepten.
ABD'de 4 Temmuz 1776'da taçlandırılan BAĞIMSIZLIK SÜRECİ ile Ülkem Türkiye Cumhuriyeti’nin ne ilişkisi olur ki?
Önce, Amerika Kıtasında 4 Temmuz’a nasıl gelindi sorusuna yanıt vereyim ki, sonra da 1980'ler de başlayan süreçte TÜRKİYE'ye geleyim.
Ben keşke gelmesem diyorum da, ya siz?
İngiltere'de, 1700'lü yıllarda kentlerde SANAYİ DEVRİMİ ile başlayan UCUZ İŞ GÜCÜ gereksinimi karşılamak amacı ile, kendi istemleri dışında yoksullaştırdığı Köy ve kırsal kesim halkını, yine kendi istemi dışında şehirlere göçe zorlandı.
15-16-17 yy'da dünya denizlerinde üstünlük, Hollanda ve İspanyollarda idi. Bunlarda dünyayı dolaşmaya ve gittikleri yerleri işgale başlamışlardı. Amerika Kıtasının da kıyı bölgeleri Hollandalı ve İspanyol korsanlarca işgal edildi.
Yarattıkları sanayi Devrimi sonucunda, İngiltere'nin de, hem ham maddeye, hem de ürettiği mallara pazara gereksinimi vardı.
İngilizler de, İspanyol ve Hollandalılar gibi, Amerika ve Afrika Kıtasına yöneldiler.
Asya, zaten İngilizlerin bilip gördükleri yer idi.
Amerika Kıtasının iç kısımlarına yerleşen İngiliz Köylü göçmenler, BK'ın orada kurduğu büyük çiftliklerde çalışır iken, hak aramak isteyenler kovuldu ya da buralardan daha iç kısımlara kaçtılar. Yani, onlar da Kızılderililerin topraklarını işgale başladılar.
BK'ın Amerika Kıtasında kurduğu Lordlar sistemi, halk üzerinde ki baskı ve sömürüyü arttırınca, Fransızlarında el altından destekleri BK Ordusuna karşı, göçmen halk örgütlendi ve yer yer çatışmalar başladı ve iç savaşa kadar varıldı.
Varsıl bir toprak sahibi ailenin oğlu olan George Washington, bur süreçte gösterdiği askeri başarılardan dolayı, örgütlenen BK karşıtı ordunun başına getirildi ve Baş Komutan yapıldı.
Amerika'da 1762'de hukuk fakültesini bitiren, babası genç yaşta öldüğü için de çok geniş bir çiftliğe sahip olan Thomas Jefferson, BK'a karşı muhalif olarak oluşan 13 Eyaletin oluşturduğu Kongrede, İÇ SAVAŞTAN SONRA yine BK'a karşı hazırladığı;
"İnsanlar eşit doğarlar. Tanrı, hepsine hayat, özgürlük ve mutluluk isteği gibi bazı devredilemez haklar vermiştir." sözlerin de yer aldığı ve Fransız İhtilalinden önceki aydınlanmacı süreçten de etkilendiği BAĞIMSIZLIK bildirgesini okudu.
Ve sömürgeci Birleşik Krallığa karşı, göçmenler ve Hırıstiyan olmuş Kızılderililerin başlattığı iç savaş, Bk'ın yenilgiyi kabulü ile yapılan anlaşma sonucunda, AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ kurulmuştur.Ve kutlanan 4 TEMMUZ Bağımsızlık günün öyküsü de budur.
Gelelim bizim ile ilişkisine.
Değerli siyasilerimiz, hep GÜCCÜK AMERİKA olacağız diye övünürlerdi ya. İşte gerçek Amerika,, Birleşik Krallığın (İngiltere) aldığı yasal ve ekonomik kararlar ile yoksullaştırdığı köylü ve kırsal kesimin ilk bölümü sanayileşen şehirlere göçmesinden arda kalan, göçtükleri şehirlerde de yoksullukları süren köylü ve yoksulların gittikleri Amerika Kıtasında kurdukları Devletin kuruluş, Bağımsızlık günüdür.
Kıssadan hisse. (Ben de la Fonten'e mi özendim ne): 1919 ile başlayan Ulusal Kurtuluş Savaşı ile kurulan Laik Atatürkçü Türkiye Cumhuriyeti, kimsesizlerin kimsesi iken, aynen İngiltere'de sanayileşen şehirlerde ki ucuz iş gücünü sağlamak amacı ile köyden kente teşvik ettikleri ve gittikleri yerde de mevcut sisteme karşı, kendi sistemlerini kurdukları gibi,
12 Eylül Darbesinin karar ve teşvikleri ile başlayan kırdan şehre göç sonucunda oluşan gettolar, 2000'li yılların başında, kendi ılımlı Cumhuriyetlerini kurmaya başlamışlardır.
Sonuç, ya onlarda şafak atacak, uyanacaklar ve ne yaptıklarının farkına varacaklar, ya da ........ gerisini söylemeyeyim dedim ama. içinde kalmasın. aptallar gibi yok olup gideceğiz güzelim ülkede.
Amerikalıların "Bağımsızlık Günü " kutlu olsun.
İBRAHİM UYSAL
4 Temmuz ABD Bağımsızlık Günü, mü? (İBRAHİM UYSAL)
4 Temmuz ABD Bağımsızlık Günü, mü? (İBRAHİM UYSAL)
Gazete Saros Gazete Saros
SİYASET
Paylaş: