‘Asrın felaketi ile karşı karşıya kaldık. Biz asrın felaketi karşısında, çaresiz kaldık.
6 Şubat günü saat 04.17’de, Pazarcık ilçesinde meydana gelen 7.7 büyüklüğündeki depremin yarattığı yıkım, saat 13.24’te Elbistan ilçesinde yaşanan 7.6 büyüklüğündeki ikinci depremle katbekat arttı.
Kahramanmaraş’ın yanı sıra Adana, Adıyaman, Diyarbakır, Gaziantep, Hatay, Kahramanmaraş, Kilis, Malatya, Osmaniye ve Şanlıurfa’yı yerle bir eden deprem sonrası ülke genelinde yedi günlük milli yas ilan edildi, üç ay süreyle OHAL ilan edildi. Arama-kurtarma çalışmaları sürüyor.
15 Şubat 2023 Pazartesi Saat 12.00 itibarıyla can kaybı 35 bin 418, yaralı sayısı 105 bin 505, yıkılan bina sayısı 6 bin 444, “yıkıldı” ihbarı gelen bina sayısı ise 11 bin 302 olarak açıklandı.
Siyasilerin hiç suçu yok mu? Suçlu hayatını kaybeden vatandaş mı?
28.dönem Edirne milletvekili aday adayı Namık Kemal OĞUZ, Hür Gazete’yi (Uzunköprü) ziyaret etti.
Oğuz, Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesinde 7.7, Elbistan ilçesinde ise 7.6 büyüklüğünde iki deprem meydana geldiğini Depremde hayatlarını Kaybeden vatandaşlarımıza Allahtan rahmet Yaralılarımıza acil şifalar diliyorum.
Oğuz, halkımıza şunu açık yüreklilikle söylemek istiyorum ki, yapmış olduğum meslekten ötürü deprem çalışmalarında lojistik, emek ve ekipman bağlamlarında çok ciddi bir koordinasyon eksikliği olduğunu gördüm. Her saniyenin yaşam için ne kadar önemli olduğunu bildiğimiz halde içinde 60-70 kişinin canlı olarak yer aldığı yıkık bloğunda domuz damı denilen tek bir delik açıldığını ama onun etrafında kurtarma görevlileri olarak 3 kişi çalışırken 20 kişinin arkadan onların beklediği tüm Türkiye gibi bende gördüm üzüldüm. Bu bana göre emek koordinasyonun noksanlığı gösterdi. Oysaki orda ki 30 kişi yaşam koridoru, ya da dinleme gibi vazifelere yönlendirilebilirlerdi.
50 yıllık saha tecrübemle jeolog olmama rağmen yıkılan şehirlerin fay hattı vesilesiyle ne denli riskli olduğunu biliyorum. Bunu devlette biliyor, oradaki halkta. Binaların çürüklüğü, imar affı vs bir kenara bırakırsak böylesine riskli şehirlerde her birine farklı noktalarda; hiltilerin, kazıcı ekipmanların, oksijen kesicilerin, seyyar mobil tuvalet ve mutfakların, jeneratörlerin, sedyelerin vb acil yıkım müdahale ekipmanlarını içeren en az 10 ar tane ekipman deposu açılması gerekirdi diye düşünüyorum. Bunu mesela kalkıp da Adana gibi yakın bir şehirde konumlandırır ve yollarınız geçit vermezse; neye yol açabileceğini gördük.
Emek ve ekipman gibi lojistik alanında da koordinasyon hataları vardı. Çok net gördük ki yıkılan şehirlere giden bütün yollar ya tahrip olmuş ya da tıkanmış. Benim dikkatimi çeken devletten daha hızlı bir şekilde organize edilen yardım ya da ağır ekipman tırlarının organize edilememesiydi. Mesela vinç taşıyan bir tır yolu tıkayınca onlarca acil yardım taşıyan kamyon saatlerce yolda bekletildi. Oysaki ağır vasıta geçişleri için öncesinden lojistik planlama yapılması şarttı.
Acımız derin. Yaralarımızı sarmalıyız. Bunu; birlik ve bütünlük içinde yapmalıyız. Ama asıl sorumlu olan, sorunu çözecek olan doğal olarak iktidardır. Alanda gördüğümüz… Şu ana kadar ciddi bir koordinasyon eksikliğinin varlığı ve bu koordinasyon eksikliğinin şu ana kadar giderilememiş olması.
Olayı çözemedikleri için, olayı çözme konusunda güçlü bir irade koyamadıkları için yaşanan sorunlar derinleşiyor. Üzülerek ifade edeyim, derinleşiyor. İnsanlar soğukta titriyorlar, çadır istiyorlar. Pek çok ihtiyaç var ve bu ihtiyaçların karşılanmasını istiyorlar. İhtiyaçlar karşılanmadığı sürece insanlarda bir umutsuzluk çıkıyor ortaya. Bunun, bir şekliyle giderilmesi lazım.
Bir şeyi beceremeyince, ortaya başka bir hedef koyuyorlar. Efendim, ‘Asrın felaketi.’ Asrın felaketi demek, şu demektir: ‘Asrın felaketi ile karşı karşıya kaldık. Biz asrın felaketi karşısında, çaresiz kaldık. Sorunu çözemiyoruz.’ Elin oğlu çözüyor da biz niye çözemiyoruz. Bana söyler misiniz? Nasıl olur da bir algı operasyonu ile olayı çok fazla büyütüp, arkasından sıyrılmak, sorumluluktan kurtulmak istiyorlar.
Hayır. İktidarı yönetenlerin ciddi bir sorumluluğu vardır. Sorumluluklarının farkına varmak zorundadırlar. Covid oldu, beş maskeyi dağıtamadınız. Şimdi Türkiye bir deprem gerçeği ile karşı karşıya, bu sefer efendim, ‘asrın felaketiyle karşı karşıyayız, yani bir şey yapamıyoruz.
Bu felaketin, bir an önce bitmesi için, insanların sorunlarının çözülmesi için çaba harcayan güvenlik güçlerimize, askerlerimize, AFAD çalışanlarına, sivil toplum kuruluşlarına, meslek kuruluşlarına; bütün gönüllülere yürekten teşekkür ediyorum. Bunlar bütün engellemelere rağmen, başarı ile görevlerini yapmaya çalışıyorlar. CHP Edirne Milletvekili Aday adayı Namık Kemal Oğuz olarak Hür Gazete’nin huzurunda yürekten teşekkür ediyorum.’’Dedi.
Kaynak: Hür Gazete (Uzunköprü)